Ankara’nın merkezi bölgelerinden Kızılay’da, Büyülü Fener sinemasındayım. Sinema’nın önü olağandan daha kalabalık görünüyor. Sinemaseverleri buraya toplayan en önemli nedenin, Büyülü Fener Sineması’nın, ülkemizin önemli film festivallerinden Film Ekimi’ne ev sahipliği yapması olduğunu anlamak zor değil. Aslında ben de bugünkü festival filmlerinden birini izleyeceğim. Ama o filmin başlamasına daha çok zaman varken, tam iş çıkışı saatlerinde burada olmamın nedeni bir başka filmi, vizyona bugün giren Şah Mat filmini izleyebilmek. Bazen boşalan bir salondan çıkan izleyiciler kalabalığı arttırıyor, bazen de kalabalığın bir parçası başlamakta olan bir film için çok sayıdaki salonlardan birine akıyor. Benim içinde bulunduğum dalga üst katlara çıkana kadar giderek seyreliyor, salona neredeyse tek başına giriyorum. Şah Mat için sinemanın küçük salonlarından biri ayrılmış, onun içinde de bir avuç insan var. Heyecanımdan bir şey kaybetmiyorum ve perde açılıyor!

05.10.2015

Saravuth Inn, New York’un önemli merkezlerinden Manhattan’ın Union Square meydanında satranç oynayarak hayatta kalmaya çalışan Kamboçya asıllı bir Amerikalıdır. Her sabah, bütün varlığını doldurduğu plastik kasayı sürükleyerek meydana gelir, masasını açar, satranç tahtasını dizer, kahvesini yudumlar ve rakiplerini beklemeye başlar. Union Square oldukça hareketli bir meydandır, her gün önünden binlerce insan geçer. İnsanların bir kısmı buranın müdavimidir, kimiyse ilk ve son kez buradadır.

23.09.2015

İskender 1915 Taşkent’inde yaşayan orta yaşlı, orta halli bir at arabası sürücüsüdür. Aslında hep yalnızca aşk için evlenme hayali kurarken kendini bir anda beklemediği bir aile içinde bulur. Önce acıdığı yetim Peri’yi tefecilerin elinden kurtarmak için nikâh kıyar. Evine döndüğünde abisinin ölüm döşeğinde olduğunu öğrenir. Geleneklere göre onun malvarlığıyla birlikte iki dul karısı da İskender’e kalır. Bu beklenmedik biçimde birleşmelere rağmen hem İskender, hem de üç kadın hayatlarından son derece hoşnuttur. Ancak evlerinin dışında akan hayat onlara huzur vermeyecektir.

22.09.2015

Gregor Samsa, Prag’da annesi, babası ve kız kardeşi Grete ile birlikte yaşayan bir pazarlamacıdır. İçine hapsolduğu tekdüze hayat onun üstüne büyük sorumluluklar yüklemiştir. Bir sabah gördüğü bir kâbustan uyandığında kendini dev bir böceğe dönüşmüş olarak bulur. Aslında fiziksel görünüşünde değişen bir şey yoktur, ancak özellikle kolları, bacakları ve ağzını eskisi gibi kullanamadığını, bu organlarının yalnızca böceksi hareketler yaptığını anlar.

21.09.2015

İkinci Dünya Savaşı yeni bitmiş, Sovyet ordusunda pilot olan Murat henüz geri dönmemiştir. Murat’ın yaşlı babası Anna Ağa, Türkmen çölünde gelini Oğulgeyik ile birlikte yaşam mücadelesi vermektedir. Murat’ın uçağının düştüğü öğrenilse de Oğulgeyik kocasının geri döneceğine ilişkin umudunu yitirmez. Oğulgeyik, kendisiyle evlenmek isteyenlerin de olduğu göz önüne alınarak, baba evine çağrılır. Yaşlı kayınbaba bu isteği makul görse de Oğulgeyik’in geri dönmeye niyeti yoktur.

20.09.2015

Yakın gelecekte gerçekleşen bir kimyasal silah saldırısı, dünyanın atmosferini yaşanılması mümkün olmayacak derecede kirletmiştir. Dünya atmosferinin yeniden yaşanabilir hale gelmesi uzun yıllar alacaktır. Felakete uğrayan insan uygarlığını yeniden kurabilecek derecede donanımlı bilim insanlarının kurtarılması için bir proje hazırlanır. Bu bilim insanlarının atmosfer temizlenene kadar uyutulacağı yer altı sığınakları oluşturulur. Bu sığınaklardan birinden Bauer ve Cartwright adlı iki mühendis sorumludur. Görevleri altı ayda bir uyanıp sığınağın idamesi için gerekli işlemleri yapmaktır.

19.09.2015

İki dağcı takımı, dünyanın en yüksek noktasına, Everest dağının zirvesine çıkmaya hazırlanmaktadır. Takım olarak hareket etseler de her dağcının bu zorlu tırmanış için kendisine özgü gerekçeleri vardır. Tırmanış dağcıların büyük çoğunluğu tarafından tamamlanarak dönüşe geçilir. Ancak dönüş yolunda ortaya çıkan fırtına, şartları bir anda çok olumsuz bir hale getirir. Dağdan inmeyi başaranlar olsa da, çok sayıda dağcı geri canlı dönemeyecek, hatta bazıları sonsuza dek dağla bütünleşmiş olarak kalacaktır.

19.09.2015

Penny Applebee'nin anne ve babası yıllar önce boşanmış, küçük Penny annesi tarafından büyütülmüştür. Attan düşme sonrası kötü biçimde yaralanan ve yürüme yetisini yitirdiği için tekerlekli iskemleye mahkûm olan Penny’nin peşini talihsizlikler bundan sonra da bırakmaz. Önce annesi ölür, ardından kendi yaşlarındaki bakıcısı ve arkadaşı Maggie’nin cansız bedeni bir gölden çıkartılır. Yapayalnız kalan Penny varlıklı bir adam olan babasının bundan sonra kendisi ile yaşama teklifini kabul eder.

12.09.2015

Tenten, sevimli köpeği Boncuk, Kaptan Haddock ve Profesör Turnusol nispeten sakin bir dönemdeyken Türkiye’den gelen bir mektup yeni bir serüvenin başlangıcı olur. Kaptan Haddock’a eski bir denizci dostu olan Kaptan Paparanic’den bir gemi miras kalmıştır. Kahramanlarımız soluğu büyük bir hevesle İstanbul’da alırlar.

23.08.2015

Yakın gelecekte, 1973 yılında, insanlık Mars’a ilk keşif gemisini göndermiş, ancak ekipten yalnızca komutan Albay Edward Carruthers sağ kalmıştır. İkinci bir uzay gemisi Albay Edward Carruthers’ı Mars’tan alır ve Dünya’ya doğru dört ay sürecek seyahatine başlar. Albay bir kum fırtınası sırasında ortaya çıkan Marslı bir canavarın dokuz kişilik ekibinin tamamını katlettiğini ileri sürse de kendisine inanan olmayacaktır.

22.08.2015