Tenis Ayakkabılı Bilgisayar Dexter Reilly ve arkadaşları Medfield Koleji’nin vasat öğrencileridir. Eğitim yılının başında okul yönetimini bir bilgisayar satın alınması için ikna etmeye çalışırlar. Ancak Dekan Higgins okulun kısıtlı bütçesini göz önüne alarak bu teklife karşı çıkar. Öğrenciler okula düzenli bağış yapan zengin işadamı Arno’yu okula eski bilgisayarlarını bağışlamaya ikna ederler. Saygıdeğer görünümünün tersine Arno, yasadışı kumar faaliyetlerinin gizli lideridir, bağışladığı bilgisayarları da geçmişte bu işlerinde kullanmıştır. Fırtınalı bir havada, bağış bilgisayarın bir yedek parçasını yerleştirmeye çalışan Reilly elektrik akımına kapılır. Tenis ayakkabıları sayesinde bu olaydan sağ çıkmakla kalmaz, adeta bir insan bilgisayar haline gelir. Matematikten dilbilime kadar olağanüstü yetenekler kazanan Reilly dünya çapında şöhret kazanır. Dekan Higgins, parlak öğrencisini başka okulların kapmasını engelleyip gelecek dönemde de Medfield Koleji’nde tutmaya çalışır. Arno ise Reilly’yi kendi bahis işlerinde kullanmaya başlamıştır. Şöhretin etkisiyle okul arkadaşlarından uzaklaşan Reilly, yaşadığı zor zamanlarda onları yine yanında bulunca hatasını anlar. Televizyondan canlı olarak yayınlanan, okullar arası ödüllü bilgi yarışmasında Medfield Koleji’ni arkadaşlarıyla birlikte temsil etmeyi kabul eder. Ancak bilgisayardan edindiği suç kayıtlarını da hatırlaması onu Arno’nun hedefi haline getirmiştir. Zamanla düşmanları daha cüretkâr haline gelirken Reilly’nin yetenekleri de gerilemeye başlar. Tükenmeye başlayan enerjisi okulunu şampiyon yapmaya yetecek midir? Tenis Ayakkabılı Bilgisayar, kısıtlı işlevlerine rağmen, insanlığın bilgisayarlara çok büyük umut bağladığı bir dönemi yansıtan bir komedi filmi. Film bir kaza sonucu tesadüfen insanüstü yetenekler kazanan kahraman başta olmak üzere çok sayıda klişeyi çekinmeden kullanıyor. Reilly’nin doktor muayenesinde, gerçekte kulağı incelemekte kullanılan bir otoskop ile göz dibine bakıldığında bilgisayarlı bir doku görünmesi, beyine odaklanan bir cihazla programlanmış düşüncelerinin okunması gibi sahneler filmin komediyi aşıp gülünç bir boyuta ulaştığı anlar olarak akılda kalıyor. Tenis Ayakkabılı Bilgisayar, zaman zaman izleyiciye, genç Kurt Russell’ı görmek dışında hiçbir kazanım elde etmediği duygusunu yaşatıyor. Filmde satranca da değiniliyor. Bilgi yarışmasında Medfield Koleji’ne yöneltilen sorulardan biri Marcel Duchamp’ın Philadelphia Sanat Müzesi’nde sergilen üç resmidir. Reilly her üç resmin de adını ve yapılış yılını doğru biçimde hatırlar. Bu resimlerden ilki, sanatçının 1911 yılında tamamladığı Satranç Oyuncularının Portresi adlı tablodur. Bir satranç tutkunu olan Marcel Duchamp, bir zaman sonra her türlü sanatsal rekabetten ve kendini kanıtlama çabasından çekilerek kendini satranca adamıştı. Ergenlere yönelik eğlenceli bir seyirliğin ötesine geçemeyen film, yine Tenis Ayakkabılı Bilgisayar adıyla yeniden çekildiğinde de satranca yer verilmişti.
© 2013 www.erginciftci.com Tüm Hakları Saklıdır. | ||||||||||||||||||||||||
2876 kez okundu
YorumlarHenüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |