On sekiz yaşındaki Britt Larsson, Malmö’de anne, baba ve küçük kardeşi ile yaşamaktadır. Mutsuz aile hayatı dışındaki yaşamını bir fabrikada işçi olarak çalışması ve geçici ilişkileri doldurmaktadır. Rastlantısal olarak hayatına giren iki genç erkek hayatının akışını değiştirir.

Britt, ünlü bir pop şarkıcısı olma hayali kuran Robban’dan hamile kalır. Ancak Robban ne evliliğe ne de baba olmaya hazır değildir. Britt, ailesinin ve arkadaşlarının önerisine rağmen gebeliği sonlandırmaya yanaşmaz. Ailesinin yanından ayrılıp kendi başına yaşamaya başlar. Robban’dan önce karşısına çıkan ancak bir daha göremediği Bjorn yeniden hayatına girer. Varlıklı bir aileden gelen Bjorn da ailesiyle, özellikle de annesiyle sorunlar yaşamaktadır. Britt, bebeği ile birlikte kendi yaşamanı kurmak zorundadır.

Çocuk Arabası, İsveçli yönetmen Bo Widerberg’in kamerasını ülkesinin genç kuşağına çevirdiği etkileyici bir film. Özellikle emekçi sorunları üstüne yoğunlaşan kariyeri ile tanınan Widerberg, genç bir işçi kızın ebeveynleri ile uyumsuzluğunu, ailesinden giderek uzaklaşmasını, beklenmedik hamileliğine toplumun değer yargılarına rağmen sahip çıkışını ve sonuçta kendine yeni bir hayat kurmasını anlatıyor. Britt’in hayatına giren Bjorn üstünden dönemin burjuvazisinin mutsuzluğunu ve tıkanmışlığını da göstererek ülkesinin bütününü kapsayacak bir fotoğraf çekmeyi başarıyor.

Yönetmen, hayatına girilmesi zor olmayan ancak her durumda kendi yolunu çizen Britt karakteri ile filmine güçlü bir feminist söylem katıyor. Britt, hamileliğini kabullenmeyen babasının evinden ayrılmakta tereddüt etmez. Ancak, ilgisizliğin ete kemiğe büründüğü evinden yine de bir anıyı, gösterişli avizeyi dönüp alır, reisinin kendi olduğu küçük evine götürür. Perde kimi zaman bu avizeden kimi zaman da pencerelerden gelen ışıklarla aydınlanır. Çocuk Arabası, böylece izleyicinin belleğine tablo güzelliğinde fotoğraflar asar.

Dönemin İsveç gençliğini anlatan Çocuk Arabası, aradan geçen yıllara rağmen tazeliğinden hiçbir şey kaybetmemiş, izlenmeyi bekliyor.