Myra Hudson, orta yaşlı bir oyun yazarıdır. Brodway’de sahnelenecek son piyesi için oyuncu seçimine katılır. Sahnede göz dolduran Lester Blaine’in baş erkek oyuncu rolünü almasına itiraz eder. Lester’ın görünüşünü yeterince romantik ve etkileyici bulmamıştır. Bu gerekçeyle rolü alamayan Lester, Myra’ya öfkelenmiştir. Piyes bir başka oyuncuyla sahnelenir ve çok büyük başarı kazanır. Myra, varlıklı bir aileden gelen, güzel ama yalnız bir kadındır. Evine dönerken, trende karşılaştığı Lester ona yanıldığını ispatlar: Yolculuk bittiğinde Myra kalbini Lester’a kaptırmıştır. Lester olmadan yaşayamayacağını anlayınca kısa sürede evlenirler.

Myra’nın yaşadığı rüya günün birinde birden kâbusa döner: Lester’ın aslında onunla yalnızca parası için evlendiğini, eski sevgilisi Irene ile görüşmeyi de sürdürdüğünü,  mirasına konabilmek için Myra’yı ortadan kaldırmaya karar verdiğini öğrenir. Başlangıçta yaşadığı şoku atlatan Myra da Lester ile Irene’den kurtulmak için bir plan yapar.

Kara film niteliğindeki Çıldırtan Tâkip, izleyiciyi perdenin açılışından inişine dek içine çekmeyi başarıyor. Baş erkek ve kadın oyuncu, filmi başından sonuna kadar sürükleyip götürüyor. Yoksul ama hırslı, yüzünde sert çizgiler taşıyan Lester’ı canlandıran Jack Palance o tekinsiz görünüşü ile filmin başından itibaren sert geçeceğinin işaretini veriyor. Herşeye rağmen Palance, üstün oyunculuğuyla filmin başında kötücül niyetini gizlemeyi başarıyor. Joan Crawford, varlıklı ama tokgözlü, yalnızca kendi ayakları üstünde durmaya çalışan kadın oyun yazarı rolünde çok üstün bir performans sergiliyor. Canlandırdığı Myra, tek başına varolmayı amaçlasa da aslında ailesinin zenginliğine sırtını dayamıştır. Çok yetenekli bir yazar olsa da; Yazdığı oyunların oyuncu seçimine kadar asıl karar vericinin kendisi olması, servetinin yöneticisi avukatlarını koruyucu edinmesi, ailesinin mülkündeki rahat tavırları ile aslında hep miras yoluyla edindiği servetin verdiği güven duygusu içinde hareket etmektedir. O güne kadar her istediğini alması, her söylediğinin yerine getirilmesi gururunu fazlasıyla okşamış, kendisine ilk diklenen adamdan etkilenmiş, kısa sürede bütün iradesini ona teslim etmiştir. Bu portreyi çizen Myra’nın bütün malvarlığını hayır kurumlarına bağışlamaya karar vermesi, kocasını ne hayatayken ne de ölümünden sonra sıkmayacağını söylemesi aslında kendisinden beklenmeyecek, filmin gerilimini arttırmak için üstüne giydirilmiş geçici giysiler gibi duran davranışlar. Aldatıldığını öğrenir öğrenmez, polise veya avukatlarına başvurmadan, en az Lester ve İrene’ninki kadar acımasız bir plan yapması, soğukkanlılıkla uygulamaya koyması, bir ara tereddüt yaşasa da düşmanlarının ortadan kalkmasından sonra yüzüne, filmin öncesindeki hiçbir karesinde olmayan, huzurun inip oturması onun aslında masum bir kurban olmadığını gösterir.

Ülkemizdeki vizyon adını yalnızca son bölümü ile hak eden Çıldırtan Tâkip, kara film sevenlere nefes kesici iki saat vaad ediyor.